Aile Hukuku

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, aile hukukunun dayanaklarından bir tanesidir. Türk medeni kanunu aile yapısını korumaya yönelik kuralları belirlemiştir. Aynı zamanda, işlen en suçlara verilecek olan cezalar da bu kanunda yer almaktadır. 

Konya aile hukuku, aile kurmak isteyen bireylerin de hem haklarını, hem de neler yapmaları gerektiğini söyleyen bir sistemdir.

Aile Hukuku Neleri Kapsar?

Türk medeni kanunu ve diğer kanunlardan dayanağını alan Konya aile hukuku, aşağıdaki konuları kapsamaktadır: 

  • Kanuni olarak nikah yapma koşulları,
  • Evlenme işlemleri ve koşulları,
  • Boşanma şartları ve boşanmanın nasıl olacağı,
  • Anlaşmalı boşanma şartları,
  • Çekişmeli boşanma,
  • Mal paylaşımı,
  • Mal rejiminin tanımlanması,
  • Aile konutuna ait konular,
  • Soybağı ile ilgili konular,
  • Evlat edinme şartları,
  • Velayet şartları ve velayetin tanımları,
  • Çocukların nafaka alması şartları ve miktarları,
  • Çocuk hakları,
  • Kadın hakları,
  • Vesayet konuları,
  • Kayyımlık kurumu ile ilgili konular,
  • Yardım nafakası şartları,
  • Evlilik dışı ortak yaşamın şartları,
  • Aile içi şiddetin önlenmesi,
  • Çocuk kaçırma cezaları,
  • Çocuk istismarının önlenmesi ve 
  • Taşıyıcı annelik konuları,
  • Babalık davaları,
  • Evliliğin iptali davaları,
  • Yabancı mahkeme kararlarının Türk Mahkemeleri tarafından tanınması konuları.

Aile Hukuku Neden Önemlidir?

Kanunların en temel özelliği, güçlü olandan güçsüz olanı korumaktır. Bu kapsamda, Konya aile hukuku aynı görevi yerine getirir. Güçsüz olanın haklarını korumak için birçok yasa maddesinden yararlanır.

Ataerkil yapıya sahip toplumlarda erkek olan taraf güçlüdür. Daha doğrusu güçlü kabul edilir. Bizim toplumumuz da bu yapıdadır.  Bu yüzden yasa maddelerinin çoğu kadınları ve çocukları koruyacak şekilde yapılandırılmıştır. 

Yine de kanunlarda eşitlik ilkesi gereği, kadın ya da erkek olan tarafa bakılmaksızın, haklı ya da haksız olan taraf olarak değerlendirme yapılır. Yani güçsüz olan taraf erkek de olabilir. 

Aile toplumların teme yapı taşı olduğuna göre aile yapısını korumak da Konya aile hukuku dalının en büyük sorumluluklarından bir tanesidir. 

Gerçekten de aile hukuku, aile yapısını korumaya yönelik bir kapsama sahiptir. Aile hukuku mevzuat çerçevesinde aile yapısını koruyan bir dizi kural getirmiştir. Nafaka, çocuk velayeti, kadının korunması, kadının ve erkeğin sorumlulukları yasal mevzuat çerçevesinde detaylandırılmıştır.

Aile hukuku sistemi dayanağını kanunlardan alır. İlgili kanunlara göre mahkemelerde kararlar verilir. Mesela çocuğun haklarını korumak adına, kanunlar ekonomik olarak güçlü olan tarafın, çocuğun reşit yaşına gelmesine kadar hatta eğitimini tamamlamasına kadar, ekonomik olarak desteklenmesini öngörür. 

Her ne kadar Konya aile hukuku aile birliğini korumaya çalışsa da, erkek ve kadın tarafı boşanmaya karar verebilir. Boşanma şartları ilgili kanunlarda detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Eğer ilgili kanunlara göre hüküm verilmeseydi, güçlü olan taraf kendi şartlarını zayıf olan tarafa kabul ettirecekti ve toplumda kaos meydana gelecekti. 

Aile mahkemeleri, zayıf olan tarafın korunmasına adına maddi ve manevi tedbirleri almakla yükümlüdür. Bunu da ilgili kanunlar doğrultusunda gerçekleştirir. Tedbir nafakası, iştirak nafakası, çocuğun velayeti konuları hep bu kapsamda değerlendirilmelidir.

Aile Hukuku Özellikleri

Türk Medeni Kanununda Konya Aile Hukuku 3 bölüme ayrılmıştır.

  • Evlilik hukuku
  • Hısımlık hukuku
  • Vesayet hukuku

Aile yalnızca; erkek,  kadın ve çocuklar olarak değerlendirilmemelidir. Aralarında birinci dereceden başlayan kan bağı olan kişiler de ailedir. Bu nedenle aile hukuku kapsamında; vesayet, miras, soyadının değişmesi, soy bağının reddi gibi unsurlar da aile hukuku kapsamında değerlendirilir. 

Aile Hukuku Davalarında Hangi Konular Yer Alır?

Aile mahkemelerinin kuruluş, görev ve yargılama usullerine daire kanunun 4. Maddesinde, aile hukuku davalarında görülen konular açıklanmıştır. 

Ayrıca: 

“1. 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun Üçüncü Kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 3.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre ailehukukundan doğan dava ve işler,

2. 20.5.1982 tarihli ve 2675 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanuna göre aile hukukuna ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi,

3. Kanunlarla verilen diğer görevler.”

Yukarıdaki kanun maddeleri de aile hukukuna bakan mahkemelerin işlevini açıklaması bakımından önemlidir.

Aile hukuk kapsamında aşağıdaki diğer konular da, aile hukuku mahkemelerinde görülür: 

  • Boşanma davaları,
  • Mal rejimi davaları,
  • Velayet davaları,
  • Nafaka davaları,
  • Evlenmenin iptali davaları,
  • Boşanmadan sonra açılan maddi ve manevi tazminat davaları,
  • Boşanan kadının bekleme süresiyle ilgili davalar,
  • Aile konutu şerhi koyulması ve kaldırılması ile ilgili davalar,
  • Aile soyadının değiştirilmesi ile ilgili davalar,
  • Babalık davaları,
  • Soy bağının reddi ile ilgili davalar,
  • Evlat edinme ve evlatlıktan ret ile ilgili davalar,
  • Çocuğun ve kadının korunması adına erkek hakkında alınan uzaklaştırma kararı. 

Evlilik Hukuku

Aşağıdaki ilgili kanunlar, evlilik hukukunun dayanağını oluştururlar: 

  • TMK madde 118-160 – evlenme
  • TMK madde 161-184 – boşanma
  • TMK madde 185-201 – evliliğin genel hükümleri
  • TMK madde 2020-281 – eşler arasındaki mal rejimlerinin belirlenmesi

Hısımlık

Akraba ilişkisini tanımlamak için hısımlık kavramı kullanılır. Kanuna ve aile hukukuna göre yalnızca gerçek kişiler için hısımlık kavramı kullanılır. Tüzel kişiler için bu kavram geçerli değildir. 

Türk Medeni Kanununun 129. Maddesinde hısımlık evlenmeye engel olarak düzenlenmiştir: 

“Aşağıdaki kimseler arasında evlenme yasaktır:

1. Üstsoy ile altsoy arasında; kardeşler arasında; amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında,

2. Kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında,

3. Evlât edinen ile evlâtlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında.”

Hısımlar arasındaki kurallar ise aşağıda sıraladığımız Türk Medeni Kanununun ilgili maddelerinde düzenlenmiştir: 

  • Soy bağının kurulması Türk Medeni Kanunu madde 282-363
  • Aile TMK madde 364-394

Vesayet

Reşit olmayan ya da kendisini fizyolojik ve psikolojik açıdan savunamayacak durumda olanların haklarını koruyan kuruma vesayet adı verilir. Vesayet kurumu kanunlarla şekillendirilmiştir. Aile hukukunun bir parçasıdır. 

Aile hukuku kitabının üçüncü bölümünde vesayet hukuku düzenlenmiş ve detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Türk Medeni Kanununun vesayet ile ilgili maddeleri aşağıda sıralanmıştır: 

  • Vesayetin düzeni TMK madde 396-437
  • Vesayetin yürütülmesi TMK madde 438-469
  • Vesayetin sona ermesi TMK madde 470-494

Aile Hukukunda İlkeler

Sahip olduğu ilkeler, aile hukukunun aynı zamanda yapısını temsil eder. Konya aile hukuku aşağıda detaylandırdığımız ilkelere sahiptir. 

Süreklilik İlkesi

Aile hukukuna göre aile ilişkileri süreklidir. Birçok toplumda olduğu gibi bizim toplumumuzda da aile kavramı kutsaldır. Bu yüzden kısa süreli ve şarta bağlı ilişkilerle değil, sürekli ve şarta bağlı olmayan ilkelerle ömrü boyunca sürmelidir. 

Birlik İlkesi

Türk Medeni Kanununun 185. Maddesinde: 

“Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş olur.”

Denilerek birlik ilkesine vurgu yapılmıştır. Yani aile kavramı tek bir kişiyi ifade etmez. İki ya da daha fazla kişinin bir araya gelerek kuracağı ilişki kanunda aile olarak tanımlanır. Kadın ve çocukların erkeğin soyadını alması birlik ilkesinin bir sonucudur. 

Zayıfları Koruma İlkesi

Zayıf olan tarafın hem maddi hem de manevi olarak korunmasıdır. Çocuğun anne ve babasından, kadının erkekten ya da erkeğin kadından korunmasıdır. Yani maddi ve manevi olarak zayıf olan kimse kanun tarafından korunma altına alınmıştır. 

Türk medeni kanunu yalnızca çekirdek aile üyelerini değil, üvey çocukları da koruyucu hükümlere sahiptir. 

Düzenleme Serbestliğinin Bulunmaması İlkesi

Bu ilke oldukça önemlidir. Aile içindeki kişilerin kendilerine göre kurallar koymasını ve uygulamasını engelleyici niteliktedir. Aile içindeki kişiler kendi aralarında kurallar koyamazlar. Ancak medeni kanunda belirtilen kurallara uyarlar. 

Eşler Arasında Eşitlik İlkesi

Anayasanın 10. Maddesi: 

“Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.”

Diyerek kadın ve erkek arasındaki eşitliği dile getirmiştir. Yani evlilik birliği içerisinde kadın ve erkek hem maddi ve hem de manevi anlamda yasalar önünde eşittir.

Devletin Karışması İlkesi

Aile hukukunun konusuna giren tüm unsurlara devlet müdahil olur. Mesela kolluk kuvvetleri aile içerisinden gelen şikayetlerde müdahil olur. Aile üyelerinden birisinin herhangi bir devlet kurumuna başvurması durumunda, o devlet kurumu görevini yerine getirir ve şikayete müdahil olur. 

Konya Hukuk Bürosu Olarak Aile Hukuku Alanındaki Hizmetlerimiz

Anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davalarını müvekkillerimiz adına açarız. Dava aşamasından önce çiftlerin anlaşmasını sağlamak adına arabuluculuk hizmeti veririz. 

Boşanma davaları açısından müvekkillerimizin haklarını koruruz. Velayet, nafaka ve tazminat konularında müvekkillerimize yardım ederiz. 

Başta Konya adliyesi olmak üzere, tüm adliyelerde müvekkillerimizin haklarını savunuruz.

Aile hukukunun dayanağı olan Türk Medeni Kanunu Hakkında detaylı bilgileri, https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.4721.pdf bu bağlantıdan edinebilirsiniz.